Neylan'ca
^
Şiirlerimden, duygularımdan, düşüncelerimden,
kabartma çalışmalarımdan ve hatıralarımdan bir demet...
Neylan Özden Arpacı
0 (312) 4469797 / 0 (533) 4770240
Sitedeki tüm yazı ve resimlerin hakları N. Özden Arpacı'ya aittir. İzinsiz kopyalanamaz. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.
Yakındır Uzaklar
(Fon müziği)
"Zaman tünelinden geçerken yolum,
istedim ki sizler de bana arkadaş olun.
Duyularımla duygularınıza birazcık
dokunabildiysem, ne mutlu bana.”
................................................................
Gel dostum
Kahvem var taze
Sanma ki evim tenha
Kimse yok görünürlerde
O kadar kalabalık ki her yer
Anılarım hep dolanıp gezerler
................................................................
Serin bir ilkbahar akşamı
İlkti karşılaşmamız
Ayrılırken avuçlarımız
Anladımki artık
Ben değil biz varız
................................................................
İmkansız bir vuslatsın bana artık
Seni çok özlüyorum, yüreğim yanık
................................................................
Çözemediğim bilmecesin içimde
Yaklaştıkça uzaklaşıyorsun
................................................................
Sözler bozabilir
Buğulanmış bakışlarındaki gizi
Sus sakın konuşma
Bakışlarımız konuştursun kalplerimizi
................................................................
Bu bir film ismi değil, hakikat
Masal gibiydi aralarındaki aşk
Her biten şey gibi onlar da geldi geçti
Yaşadıkları aşk kanımca en güzeliydi
................................................................
Annem benim gidiyorum
Artık ben de kanatlandım
Sevdiğimle el ele
Ben de uçabilirim göklere
Binbir emekle bana verdiğin istikballe
Babam benim gidiyorum
................................................................
Bizlere özgür, onurlu, başı dik
Bir cumhuriyet emanet eden
Fedakar dedelerimiz
Sizlere sonsuz rahmet olsun
Yattığınız topraklar nurla dolsun
................................................................
Haraptı halimiz Atamız olmasaydı
Vatanımızı hainlerden kurtarmasaydı
İşte onun için kutsaldır ekmek
Elimizdeki nimetlerin kadrini bilerek
Yaşanan o kara günleri unutmamak gerek
................................................................
Sevgi ekersen eğer gönül bahçene
Çabucak büyür, yeşerir
Çok zordur onu korumak
Yaşamasını sağlamak
Sana bağlıdır ancak
................................................................
Tanrım, senin verdiğin yetiyle
Yoğunlaşan duygularımı
Zevkle , coşkuyla yazıyorum
Seni, yarattıklarını ve yaşamayı seviyorum
................................................................
Yaşanan yılları
Bir daha yaşanmaz sansak da
Tatlısıyla, acısıyla
Yaşarız hep anılarımızda
................................................................
Hayat çizgimiz zikzaklarla dolu
Kimbilir O, noktayı nerede, nasıl koydu
Budur işte hepimizin meçhulü
................................................................
Sana hiç kızmıyorum ayna
Göstermeseydin bana beni eğer böyle
Göremezdim oğullarımın saçlarındaki kırları
Kucaklayamazdım kollarımda
Mis kokulu torunlarımı
................................................................
Ulaşmak için umutlara
İşi, aşkı, sevgiyi
Ertelemeden yakalayalım
Geç olmasın sakın
Yarına kalmayalım
................................................................
Esiriyiz tutkuların
Genelde zarardır ruha, huzura
Keşke başarabilsek de
Kapılmasak tuzağına
................................................................
Neden! “şükür erdik bugüne” diyemeyiz
Günümüzü iyi değerlendirmeyi düşünmeyiz
Hep daha daha sonrasını bekleriz
Se’lerle, sa’larla vakit geçirmekteyiz
Beklemekle ömrümüzün tükendiğini
Neden bilemeyiz
................................................................
Geçmiyor tekdüze hayatlar
Arada sırada yaşanmalı çılgınlıklar
................................................................
Serseri gönlüm, artık benimle güzellikleri yaşa
her yaşta
................................................................
Sende de vardır başkalarının gördüğü
hatalar, kusurlar
Sevmekle geçer ancak bencil duygular
................................................................
Adı kadermidir nedir, bilemiyorum niteliğini
Neden derim, nereden geldi buldu, neden beni
................................................................
Şafağın da , gurubun da
Seyri bir şölen adeta gölde, denizde
Dağda, ormanda
Sanki bütün görünenler çözülemez muamma
................................................................
Ancak gülüp geçebilirsen
Hakikat sandığın yalan gerçeklere
Ne kaşaneler kurarsın ruhunun derinliklerinde
................................................................
İçimde çözemediğim düğümleri var bazı gerçeklerin
Sizler gibi yanmaktayım kıpkızıl, ateş çiçeklerim
................................................................
Varsa şayet umutla beklediğin gelecek
Bilki yaşayacağın günler kucağında seninle renklenecek
................................................................
Daha dün bekliyordum ilkbaharı
Baktım ki gelmiş ömrümün sonbaharı
...............................................................
Bakarken gün ağarmadan bomboş sokaklara
Keşke derim, keşke bu gidişinin de dönüşü olsa
Uyumasam beklesem seni alacakaranlıklarda
................................................................
Turistik geziler bayram oldu gidebilenlere
Değişti zaman
Çok farklı eskiye göre şimdide yaşam
................................................................
En az üç nesillik eskiler
Bilip bilemediklerinizle sizi etkiler
Solursunuz buruk, tozlu
Tavan arasının kokusunu
................................................................
Çocuklar büyüdü, yaşam değişti
Artık farklıyız düne göre hepimiz
Anılarımızda kaldı baba evindeki
O tatlı yaz günlerimiz
................................................................
Gözdesisin arkadaşlarının, ailemizin
Seni çok seviyorum canım torunum benim
(Eda’ya)
................................................................
Gururlu tavırların, sımsıcak gülüşünle
Güneşimsin benim canımın içinde
(Onur’a)
................................................................
Uykuda sarar rüyaları yalan gerçek
Gelen gün nelere gebe kim ne bilecek
................................................................
Kimileri sakınmaz sözünü
Bilerek isteyerek incitir özünü
Oysa kristal kasedir gönül
Sunduğu sevgi ise sebil
................................................................
Hem iyi hem kötü ne var
Geçmişi bilmek
Geleceği bilememek kadar
................................................................
Sevmek sevilmek aşk tutku
Yaşamda hepsi en ulvi duygu
Tadabilmek için onu
Tanımalıyım önce kendimi
Sevmeliyim özümdeki beni
................................................................
Dinle kalbinin sesini
Belki atışlarında yaşarsın tekrar
Ömrünün denizindeki gelgitleri
................................................................
Dinlerken sarhoşu olunur nağmelerin
Şayet günündeysek keyfin
Ya da efkarlıysak içinde kederin
................................................................
Karanlığın dünyası
Dalınca sonsuz uykuya
Zamanlı ya da zamansız
Gidişte karanlığın dünyasına
Gelişteki gibi yalnızız
Büyüksün Tanrı’m
Hangimiz hatırlıyoruz gelişimizi
Şükür ki bilmiyoruz
Gelişimiz gibi gidişimizi
Söylemesi kolay doğumu
Gidişinse adını anmak zor doğrusu
Gelişin öncesi gidişin sonrası
Meçhul bizlere karanlığın dünyası
................................................................
Art niyetler, olumsuzluklar, kuşkular
Mutlulukların kapılarını kapatırlar
Sanırım o kapıların anahtarları
Sadece pozitif düşüncelerde var
................................................................
Şimdiden sonrası hepimiz için umut, hayal
Gerçekler sadece yaşanmışta var
Her şeyde sürprizler yaşanır anbean
Kovalarken birbirlerini
Akreple yelkovan
................................................................
Hiçbirimiz ödün vermeyiz
“Doğru benim” deriz
Biz olmanın önemini hiç bilemeyiz
................................................................
Öğretin bana sevmeyi
Beni okşayıp öperek söyleyerek
Ben daha çocuğum
Sevmeyi sizden öğrenmeliyim
................................................................
Yılarız çoğumuz
Koşmaktan yarışmaktan
Kurtulamayız kaçsak da
Hep bir şeyleri aramaktan
................................................................
Gelip geçer seneler
Bir an bakarken şaşkınlıkla etrafa
Dolu olsa da çevremiz eşle, dostla
İşte o zaman
Uzatır yalnızlığımız bize ellerini arkadaşça
................................................................
Alev alev ışıyorsun içimde hiç sönmeden
Özlemin bir sızı yüreğimde benim
Eşsiz ANNEM…..
................................................................
Zamanla solar parıltılar
Biter tükenir eğreti dostluklar
................................................................
Işıtamaz kimseler içimizdeki
Karanlık denizlerimizin derinini
Hislerimizin, gizlerimizin, düşlerimizle oynaşını
Tadamazlar bizim iç dünyamızı
................................................................
Gelmez çağırmadan mutluluk
Artık arkana bakma
Bekleme, tanı kendi kendini
Tutunacağın dala kendin uzat elini
................................................................
Ne zaman çok mutluysam
İsterim dursun zaman
Zaman insafsız
Durmaktansa koşar gamsız
................................................................
Neden gözlerinde bu kırılgan ifade
Neden bu kadar duygusalsın gidene
Üzüldüğün günse bitip giden
Doğacak güneşle yarın gelir yeniden
................................................................
Yıkılıp yok olsan da ey yüce çınar
Biliyorum ruhun
Senden olanları sakınır saklar
................................................................
Beden ve ruh
İkimiz biriz
Olmazsa ruhumuz
Cansız bedenleriz
Birimiz fani
Diğerimiz ebediyiz
................................................................
Çiçekler,
Rüya gibiler
Bir de geri gelseler
Kırmızı güller,
Sarı papatyalar
Güneş gibi doğup
Ay gibi batar
Bir de geri gelseler
Tablolarda belirseler
(Hilal Eda Arpacı)
................................................................
Kovalarken yıllar yılları
Dokuduk ilmek ilmek aşkı, sevdayı
Hiç bitmeyecek sanmıştım
Yaşadığımız masalı
................................................................
Anımsayamadığım zaman bazı şeyleri
Bir saat bir asır kadar uzar
Unutturmayınız bana sakın kendinizi
Tutsağınız olduğum anılar
................................................................
Uğurlarken doğa bizi sonbahardan
Dağarcığımıza koyduğu yolluktur
Belleğimize resmettiği güzellikleri
Doyumsuz, muhteşemdir gözlerimize sergiledikleri
................................................................
Issızdır ormanlar bizler gibi
Kendi kalabalıklarında yalnızlığı yaşarlar
Ateşleyip yakmazsak
Ömürlerimize ömür katarlar
................................................................
Tomurcuktur önceleri nüvesi
Farklıdır kadınlarla erkeklerin sevmesi
Romantiktir genelde kadınlar
Erkekler sevgiyi daha gerçekçi yaşar
................................................................
Unutmak için gamı kederi
Sığınılacak limandır sevgi
................................................................
Sevmek hislerin en güzeli
Zaman değiştirse de
Yüzleri, elleri, bedeni
Asla değiştiremez sevginin gözlerdeki izini
................................................................
Doğurur, doyurur, saklar
İnanılmazı yaşar
Gerçek onda
Topraktır ana
................................................................
Yürür giderim düşlerimle el ele
Avunurum belki bilmediğim yerlerde
................................................................
İlerlediğinde yıllar
Yabancılaşır beyin bedenin ahesteliğine
Değilse anılar fakir
Zihin eskinin sesiyle beslenir
................................................................
Günler hep bittiği yerden başlar
Hayattaysan eğer gelen günler
Umutlara sevgilere tutunup
Yeniden yeniden yaşanmaya değer
................................................................
Taşırken ruhumuz bedenimizin yükünü
Yorgun düşer göstermeye çabalarken
Işığın yüzünü
................................................................
Çıktımsa düşüncelerin yoluna
Zorlanırım mutlak yarıda
Düşünmek için bilmek gerek
Bilmek içinse yaşamak her şeyi..
................................................................
Hatalıyız geleceğe adamışsak düşlerimizi
Yaşayalım bugünü, yarın yok, anlayın beni
................................................................
Gerçek
Sende bende
Aşkda masalda
Yaşamın her saniyesinde
................................................................
En büyük sermayendir dünün
İçinde vardır mutlaka hem sevinç
Hem de hüzün
................................................................
Kimse kendini kendinden koruyamaz
Savaşırken içlerinde hırslarla duygular
Yıpranır insanlar
................................................................
Ruhun yelpazesidir küçük de olsa alışverişler
İçinin karanlığını bir nebze olsun
Işıtır geçer
................................................................
Söylediklerin değil yaptıklarındır
Dünyaya bıraktıkların
Bilinmezin başlangıcında kaybolur seninle
Duyguların, ihtirasların, yaşadıkların
Her neyse doğru veya yalan
Yaşamın gerçekleri unutulur az bir zaman
Renklenir sohbetler
Okunup dinlenirken fallarda faraziyeler
................................................................
Olmamalı sermayen sadece kaderin
Belirsizliğinde ömür serüveninin
Arkadaştır sana sonsuza dek
Kişiliğin, öz güvenin
................................................................
Yaşanılan yaşların
Mevsimleri var
Yazı en sevileni
Bildiğim kadar
................................................................
Seyredebilsek dışarıdan hayatımızı
Düşünüyor olsak da
Bazılarından farklı yaratıldığımızı
Anlarız sahnede figüranlığımızı
................................................................
Kıskansam da kuşların özgürlüğünü
Var mı vazgeçmek
Anılacak birşeyler bırakmadan
Öylece uçup gitmek
................................................................
Zordur gerçeklerle savaş
İstenip istenmese de döner çark
Koparır bağları
Çaldığında vedanın çanları
................................................................
Geç kalınmışlık
Çözümleri engeller
Sevgileri mutlulukları
Yok edip gider
................................................................
Ruhlar sevgi doludur
Bedenlerden ayrılıncaya kadar
Bazen sevdiğimiz bir ruhun gölgesi
Işık verir bedenimize, gidinceye kadar
................................................................
Neden hep doyumsuzsunuz
Dünü, bugünü belki yarını da
Yaşamdan saymıyorsunuz
Hayat kaçıyor, anlamalısınız
................................................................
Susmanın zamanını, gereğini anlamak
Geri dönebilmenin garantisidir
Söz gümüşse sükut, altın değerindedir
................................................................
Hiç kimse üzülmeyi istemez
Özverinin sakıncaları
Ürkütür insanları
İstismara varır çoğu zaman
İyi niyetin sonuçları
................................................................
Anlamak, anlaşmak
Paylaşmakta yatar
Acıyı sevgiyi
Önemliden önemsize her şeyi
................................................................
Koskoca bir ören yeri gibi yüreğim
Tek tük kalmış anılarımın kalıntılarını
Kendi kendime çözüp okuyabilmeliyim
................................................................
Düşünüyorum, yarın pazar
Ne çabuk gelmiş yine hafta sonu
Sevmiyorum yalnız pazar kahvaltılarını
Paylaşmak istiyorum sevdiklerimle lokmalarımı
................................................................
Yaşamamak için
Varla yok gibi
Paylaşmalıyız dostlukları sevdiklerimizle
Ömrümüzün tatlı, acı tüm günlerinde
................................................................
Yitmek değil
Yer değiştirmek
Bu dünyadan
Bilinmeyen ötekine geçmek
................................................................
Denizler göller ırmaklar
Gökyüzünü kucaklarlar
Onlar da suya susarlar
Bulutların nemini kollarlar
................................................................
Yoldur kavuşturan ayıran
İnkarı mümkün değildir
Yoktur hiç yolu olmayan
Yol herkesin geçididir
................................................................
Hayaller basmamak gereken
İnce bir ağaç dalına benzer
Her an kırılabilir fazla dalınca
Sukutuhayal olup kayboluverir
................................................................
Karanlık, korku, aşk, özlem
Ayrılık ,bahar, yaz, kavuşmak
Dilde bir kelime
Ruhumuzda binbir anlam
................................................................
Küsmedim hiç düne
Sevdiklerimi benden ayırdı diye
Bir bir eksildiler
Kim bilir hangi gaipteler
................................................................
Bulunsa da bulunmasa da çaren
Ağlatan nedenlere
Katlanılır ister istemez
İçimizi kanatan dikenlere
................................................................
Doğa ruh kazandırır ıssızlığa
Kendine özgü haykırışlarıyla
................................................................
Düşününce saklamanın gereğini
Kimseyi hırpalayıp üzmemeyi
Birçoğumuz tartışırız ömrümüzce
Sırların sessiz dillerini içimizde
................................................................
Bilmeyi istiyorum
Işığın varlığını
Yolun sonunu
Mutlaka aydınlatacağını
................................................................
Bir müzik sesi gibi
Seninle geçen günlerim
Artık her şey çok uzaklarda
Dönülmezlerin yolunda
................................................................
Kimi zaman fırtınalı
Kimi zaman ılıman
Yeni yeni anılara
Belki yelken açacak zaman
................................................................
Aynaya bakar gibi
Yaşarım içimi, içimin rengini
Kaçamam asla benden
................................................................
Ümitlerimiz
Planladığımız her şeyimiz
Bir anda kaybolur gider
Çoğu sebebin adıdır, o bildiğimiz kader..
................................................................
Ben inanırım
Mucizelerin varlığına
Umulmadık bir zamanda
Merhem olmasına yaralara
................................................................
Erimişti içimde
Gerçekleşmemiş hevesler
Belki ertelemelerimdi
Belki de vardı başka sebepler
................................................................
Aslında hepimiz
Ayrı ayrı birer enerjiyiz
Yapmak yapabilmek gücüne
Ölünceye dek sahibiz
................................................................
Yarınlarım uçsuz bucaksız dehliz
Yakarılarım cevapsız
Olmuyor böyle sohbet
Tek taraflı, müphem, sessiz
................................................................
Karışır hakikatlere
Zaman zaman düşler
Bizi bizden ayırır
Afaki sergüzeştler
................................................................
Saklanamaz gerçekler
Kapatsa da üzerlerini topraktan örtüler
Haykırır avaz avaz, derinden hakikatler
................................................................
Çalmıyor artık fazlaca kapı zilleri
Farketmeden kimsesizliğe itti bizleri
Sanal yaşamda
Sanal dostlukların elleri
................................................................
Bakmak ışık tutmaktır görmeye
Anlamak hissetmek için güzeli çirkini
Seslerle renklerin duyguların
Ritmini birleşimini
................................................................
Ne de güzeldir adları
Akşamsefası
Sefadır seyretmek akşamlarda onları
................................................................
Geçmiş yıllarda
Yaşardık pazar sabahlarımızı
Ailece tatlı bir sıcaklıkla
Anlamlıydı sofralarımız, mutluyduk
Sonra bir kuşumuz uçtu yuvamızdan
Günlerce koydum masamıza dört tabak
Onun da artık kendi yuvası olduğunu unutarak
Araya girdi gene yıllar
Aynıydı mutfağımızda pazarlar
Ne çabuk büyümüştü küçük kuşumuz
O da uçuverdi yeni yuvasına
Bakakaldık birbirimize eşimle gözgöze
Pazar kahvaltılarımız daha bir sessizdi artık
Yıllar insafsız akıp giderken
Boş kaldı eşimin yeri de günün birinde
Artık bıraktım pazar kahvaltılarını evimde
Sinmiyor içime yalnız içmek çayımı
Dostlarımla buluşuyorum pazar sabahları
................................................................
Gün olur yadsınamaz
Kendi gerçeğinle kalmak
Bir varmış bir yokmuştan
İbaretmiş bu hayat
................................................................
Geçmektedir bizim de mevsimimiz
Yeter ki olsun çevremizde
Canımıza can katan
Düşünenlerimiz, sevenlerimiz
................................................................
Hiç hata yapmadım
Diyemez kimse
Hayat süresince
Mutlaka düşülür o derde
................................................................
İşte bizim sokak, hep aynı manzara
Eski günlerde kaldı o sükunet o sefa
Güzel bir şeyler yazmak istedim
Nedense birden kaçtı hevesim
Anladım ki bugün ben de renksizim
................................................................
Bedenlerde seyreder su kanla, ruhla
Yaşam devam eder ancak onunla
İmkansız onsuz yaşamak bu alemde
Kutsaldır su her şeyin önünde
................................................................
Yetilerin en güzelidir her yerde her şeyde
Anlamları, değerleri, özü farkedebilmek
................................................................
Gün bugündür başlamak için
Tasarlanan ne olursa olsun
Zamanın insafına bırakılmamalı
Başlamanın yarısı bitirmektir
Unutulmamalı
................................................................
Unuttuk saymayı gelip geçen mevsimleri
Aldandık yaşam masalının hızına
Azaldı pencerelerden bakan dünlerin gençleri
Yerlerine gelip yerleşti başka birileri
................................................................
Biliyorsan hoşgörünün değerini
Yargılarsın kendi kendinle fikrini
Keşke yargılayabilsek toplumca
Affetmenin erdemini
................................................................
İstemezsen
Karanlıkların loşluğunu
Karartma asla
Kimselerin hoşluğunu
................................................................
Evler ki yaşarlar
Dünleri bugünleri
Dünlerinin
Asla geri gelmeyecek öykülerini
................................................................
Hoş geldin misafirim akşam
Açıncaya kadar odamın ışıklarını
Seninim seninleyim
Söyle ister misin geçmişimi
Birlikte gezelim
................................................................
Seni seviyorum bilesin
Her yerinle köyünden kentine
Eğrinle doğrunla en güzelimsin
Doğduğum özlediğimsin
Benim memleketimsin
................................................................
Başkadır dudaklarımızdan çıkan sesimiz
Bambaşkadır fikrimiz
Tanıyamayız kendimizi bile
Bir gizdir içyüzümüz
Saklıdır derinlerimizde
................................................................
Beklenirken dahası
Farketmeden erir gider
Eldekilerin de mayası
Aynı değildir, bilinmez herkesin şansı
................................................................
Ömrümüzü tüketen zamandır yaşam
Kimi mutlu olmayı bilir
Kimi bundan habersizdir
................................................................
Mutlaka vardır insanların
Her yaşta bazı yetileri
Emek verdikçe yetilerine
Zamanları yetmez elemler üretmeye
................................................................
Yalnızlık
Öyle bir his ki
İnsan kapılmamak için ağına
Uğraş vermek zorundadır daima
................................................................
Doğa bütün karanlıkları, karaları
Bembeyaz kapatmak istiyordu
Rüya bu ya
Kar yağıyordu
................................................................
Paylaşmalı sevinçleri güzellikleri
Kederleri dertleri
Paylaşılmasaydı böyle ulvi hisler
Sebepsizdi eriyip giden ömürler
Ezelden beri
................................................................
Yaşlıların ömre bedel deneyimlerinin
birikimleri
Zenginleştirir aile, dost sohbetlerini
................................................................
En büyük bir lütufdur bize
İnsan olarak doğmak
Yaşadığımız hayatı yaşamımız boyunca
İnsanca duyumsayıp algılamak
................................................................
Zaman yitirir gider kendini
İçimizdekileri dökemeden
Üzer pişmanlık duygusu bizi
Niçin vakit bulamadım derken
................................................................
Eksiğiz
Anlayıp anlayamamakta
Kendimizi kendimiz bile
................................................................
Ben giderim
Başkaları gelir
Böyle bir handır dünya
Kalan herkesten herkese
Anlık bir rüya
................................................................
Yapabilecek güçteysek eğer
Ertelenmemeli düşler, istekler
Kucaklarlar mı acaba bizleri yarınlar
Belki yaşam belki de masal olurlar
................................................................
Almadıkça gözüne karşılaşabileceğin
riskleri
Başlamadan kabul etmişsin demektir
Korkularına yenik bir ömrü sürdürmeyi
................................................................
Çoğu zaman tatlıdır
İçimdeki çocuk
Bana imkansızı yaptırır
Yaşatır sanki gençliğimi
Sahiymiş gibi hayallerimi
................................................................
Tatlı ve acı günler
Tüm sevdiklerimizle birlikte
Yaşamsal değerlerdir eminim
Bahşedilen bizlere
................................................................
Bazen huzur bazen kahır
Emekler boşunaysa ağlatır
Güldürür sevgi mutluluk
Bir yudum tattır yaşam
Damaklarda kalan.
................................................................